Dışarıda buluşmak yasak diye misafirliklerin artması bulaş riskini yükseltir!
Son yapılan düzenleme ile hafta içi günler 21’den sonra ve Cuma akşam 21.00 ile Pazartesi sabah 05.00 arası sokağa çıkmak yasaklandı. Yani sokağa, sadece hafta içi günler 05.00-21.00 saatleri arası çıkmak serbest olacak. Bu değişiklikler sonrası vatandaşlarımızın dikkat etmesi gereken bazı temel noktaları belirtmek istiyoruz.
Kış mevsiminin başladığı bu aylarda hava sıcaklıkları da düşmeye başladı. Özellikle vatandaşlarımızı soğuk hava konusunda uyarmak istiyoruz. Unutulmamalıdır ki, soğuk havanın bir etkisi de vücut direncini düşürmesi. Bu nedenle sonbahar ve kış aylarında zatürree görülme sıklığı artıyor. Grip ve nezleye yol açan mikroplar da soğuk havalarda daha kolay yayılır ve insandan insana bulaşırlar. Bu yüzden dışarı çıkarken önlemlerimizi almalı, kendimizi sıcak ve korunaklı tutacak kıyafetlerle dışarı çıkmalıyız.
Ama asıl unutulmaması gereken nokta, bu tür hastalıkların insandan insana bulaşmasının ve hasta olmamıza yol açmasının temel nedenlerinden birisi, soğuk hava değil, yaşadığımız evi, çalıştığımız iş yerini iyi havalandırmamaktır. Havalandırılmayan ortamlarda bulunan ve hızlıca çoğalan mantarlar, bakteriler ve virüsler sağlığımızı olumsuz yönde etkileyebilir. Evde daha çok zaman geçireceğimiz bu günlerde evlerdeki havayı sürekli olan yenilemek, havanın tazelenmesini sağlayarak nem oranını da düşürür. Odalar her gün, birkaç kez en az 30 dakika havalandırılmalıdır. Bu önlemler Coronavirus de dahil olmak üzere virüslerin evde barınmasına daha fazla engel olacaktır.
Pandemi döneminde önemli konulardan birisi de bağışıklık sistemini güçlü tutmak. Bağışıklık sistemimiz ne kadar kuvvetli olursa virüs ve bakterilerle vücudumuzdan o kadar uzak durur ve enfeksiyon durumunda ise hastalığın beklenenden daha hafif geçmesini sağlayabilir. Güçlü bir bağışıklık sistemi için, düzenli uyku ve beslenme şart. Günde ortalama 7-9 saat uyumaya ve uyku düzeninizi bozmamaya özen göstermeli, alkol tüketmek, geç saatlerde yemek yemek gibi uyku kalitesini olumsuz etkileyecek olan etkenlerden de mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Gıda seçimi olarak; hazır gıdalardan, gazlı içeceklerden bu süreçte mümkün ise uzak durulması, meyve-sebze gibi vitamin, mineral içeriği yüksek, antioksidan özelliği de olan besinlerin ihmal edilmemesi önemlidir. Bağışıklık sistemini güçlü kılabilecek, bağırsak floramızı güçlendirecek doğal yoğurt, ayran, kefir gibi probiyotiklere de sofralarımızda daha fazla yer verebiliriz. Bol su içmek, kilo almamaya dikkat etmek diğer önemli öneriler olarak sıralandırılabilir. Düzenli fiziksel aktivite hem bağışıklık sistemini güçlendirecek hem de uyku kalitesini geliştirecektir. Bu nedenle evde ve dışarı çıkmanın serbest olduğu saatlerde hafif egzersizler ile vücudumuzu dinç tutabiliriz.
Evimizde olası bir koronavirüs tehlikesini önlemek için almamız gereken bazı önlemler bulunmaktadır. İhtiyaçlar doğrultusunda dışarı çıkıldığı durumlarda eve her dönüşte dezenfekte olunması bu kuralların başında gelmektedir. Dışarıda giyilen kıyafetler eve gelindiğinde çamaşır makinasında yıkanmalıdır. Evde ortak kullanılan kapı kolları, tuvalet gibi yerler günde bir kez dezenfektan kullanılarak silinmelidir. Dışarıdan gelen kargo ve siparişler balkon gibi açık alanlarda açılmalı, ambalajı dışarıda bırakılmalı ve paket teması sonrası eller sabunlu su ile yıkanmalıdır.
Son yasaklar, evlerde insanların topluluk şeklinde insanların bir araya geleceği etkinliklerin yapılmasını da kapsamaktadır. Son günlerde ne yazık ki dışarıda buluşamayan ailelerin evlerde çok sık bir araya geldikleri ve birbirlerine virüsü bulaştırdıklarına şahit olmaktayız. Pandeminin en zor günlerini, hasta sayısının en yüksek olduğu zamanları yaşarken en yakınımız dahil herkesin enfeksiyon taşıma ihtimali olduğu unutulmamalıdır. Bu yüzden çok zorunlu değil ise, yaşadığınız eve misafir kabul etmeyin, başkalarının evine ziyarete gitmeyin. Ev dışına işi gereği veya başka nedenler ile çıkan kişilerin evde diğer aile fertlerine karşı sosyal mesafeyi koruması, evde kullanılan ortak alanlara dikkat edilmesi, gerekli durumlarda maske veya eldiven kullanılması bulaş riskini aza indirgeyecektir. “Hayatın eve sığabileceğini” unutmamalı, geçirdiğimiz bu zor günleri bir an önce geride bırakmak için “maske-mesafe-hijyen” kurallarına mutlaka uymalıyız.
Hepinize sağlıklı günler dileriz.
Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD)
Yazar hakkında